“ALIŞILMIŞ KAVGA”
Seçimler yaklaşıyor, adaylar çoğalıyor e durum bu şekilde olunca yanına promosyon olarak tartışma ekleniyor. Siyaset kazanı fokurdayınca sahneler dolup taşıyor. Seçim yaklaşırken bu tarz promosyon kavgaların artması gayet normal. Ama bugün bahsedeceğim kavga türü gündelik kavga türü. Seçim ile alakası hem olan hem de olmayan. “Alışılmış Kavga” ismini verdim. Artık çok alıştık gündemdeki laf çarpıtmalarına. Belediye Başkanımız Tanju Özcan ve AK Parti İl Başkanımız Suat Güner…
***
İki başkanımızı da severim, kendi alanlarında başarılı olduklarını düşünürüm. Bana göre iyi siyasetçiler. Bolu’ya da çok fazla katkı sağladılar ama artık aralarındaki buzların erimesi lazım. Özellikle sosyal medyadan atıf yazarlığı olmaması gerektiğinin kanısındayım. Herkes aslında Bolu için en iyisini istiyor. Ama geçmiş yıllarda da çözülemediği gibi günümüzde de kavga ile çözülmeyecek bu sorunlar. Şehirdeki vatandaşlarda artık bu iki siyasi aktörün kavgasından bıkmış durumda. Herkesin siyasi görüşü farklı olabilir. Herkese de savunduğu görüş nedeniyle saygı duyulması gerekilir. Ama günün sonu zaten Bolu’ya çıkıyor. Bolu nasıl gelişebilir? Sorusuna çıkıyor. Başkanlarımız da kendi dallarında buna yönelik çalışmalar yapıyor zaten. Ama artık özellikle sosyal medyadaki çekişmeler son bulmalı. Bolu’nun birlik beraberlik içerisinde yürütülmesi adına herkesin elini taşın altına koyması gerek. Taraflar arasındaki gerilim minimum seviyeye inerse hem Bolu siyaseti hem de Bolu’nun geleceği kazanır.
***
Yapıcı dil çok önemli. Artık alışıldığı için başkanlarımızın cümleleri normal geliyor insanlara ama ayrıntıya inildiği zaman bazen birbirlerini kırdıklarını düşünüyorum. Her şeyin bir dozu var. Tartışmanın da bir dozu olduğu gibi… Sınırlar aşılmamalı. Tartışırken de kimsenin hakkı emeği yenilmemeli, unutulmamalı. Bence herkes elinden geleni yapıyor. İnsanların artıları da vardır. Sadece eksileri yoktur. Şehrin menfaati adına aynı masada toplanıp ‘Bugün Bolu için ne yapabiliriz?’ cümlesinin daha doğru bir cümle olduğunu düşünüyorum. Hayal etsenize başkanlarımız da dahil olmak üzere arası bozuk olan siyasi aktörler uzun bir masada toplanmış. Herkesin siyasi görüşü farklı ama amaçları aynı. Masada kahkaha eksik olmuyor. Elbet böyle masalarda toplanıldığı da oluyor. Bu toplanmaların sayısı artmalı ve rutin hale getirilmeli. Şehrin yöneticileri, siyasi aktörler Bolu için daha iyi bir gelecek oluşturmak adına daha çok birliktelik çabası göstermeli. Belki de bu masada toplanıp rutin planlar yapılmamasının sebebi zamanında oluşturulmuş kutuplardır. Belki de bu kavgalar iş birliği önünde duran bir engeldir. Kim bilir? “Burası Bolu. Olu mu olu”
***
Kamuoyunun desteğini kazanmak, dikkatini olumlu yönde çekmek, birlikte hareket etmek ve şehrin ihtiyaçlarına odaklanmak birincil öncelik olmalı. Biz farklı olalım. Şehrimiz farklı olsun. Diğer şehirlere örnek olalım. Kavgalarımızla değil de farklı görüşlü insanların nasıl omuz omuza çalıştığını gösterelim. Önümüz seçim. Kim aday olursa olsun yeter ki şehrimiz kazansın. Bolu kazansın.
Kalın Sağlıcakla. İyi haftalar…
