HABER: Zeynep Sude YAVUZ
Günümüzde diyet yapanların bilmesi gereken en önemli konulardan biri olan diyet menüsü, yemek hazırlamaya vakti olmayanlar için epey zor bir hale geliyor.
Bolu’da “Lezize Diyet Yemekleri” isimli firmasıyla bir ilke imza atan Diyetisyen Ece Sarı Özdemir, danışanlarına sağlıklı beslenme yöntemleri sunarken, doğru beslenmeleri için de diyet yemeklerini hazırlayarak evlerine gönderiyor. Sağlıklı yaşam tarzını benimsemeleri amacıyla danışanlarına rehberlik eden Sarı Özdemir, danışanlarına özel hazırladığı programlar ile onların diyet sürecini kolaylaştırıyor. Boluspor’a da danışmanlık hizmeti veren Diyetisyen Ece Sarı Özdemir, faaliyete geçirdiği bu uygulama ile ilgili, “Bolu’da diyet yemekleri gönderdiğim ayrıca danışmanlık hizmeti verdiğim bir firmam mevcut. Ayrıca Boluspor’un da diyetisyeniyim. Firmamda danışanlarıma hem normal danışmanlık hizmeti veriyorum hem de diyet yemekleri hazırlayıp kapılarına teslim ediyorum. Danışanlarım yemeklerini kendileri hazırlayabiliyorsa burada diyet listesi hazırlıyorum. Kendi öğünlerini hazırladıkları bir program oluşturuyorum. Eğer bireyler diyet yemeklerini hazırlamak konusunda sıkıntı yaşıyorlarsa, yalnız yaşıyorlarsa ya da çalıştıkları için yemek hazırlama konusunda problem yaşıyorlarsa buradan diyet yemekleri desteği sağlıyorum. Bolu’da sadece burası böyle bir destek sağlıyor. Bireylere sabah kahvaltısı, öğle yemekleri, akşam yemekleri, ara öğünlerinin olduğu programlar oluşturuyorum ve aşçım aracılığıyla bu yemekleri hazırlatıp paketçim desteğiyle de kapılarına teslim ettiğim bir sistemim mevcut.” ifadelerini kullandı.
BOLUSPOR’UN DİYETİSYENİNDEN DİYET YAPANLAR İÇİN ALTIN KURALLAR
Diyetisyen Ece Sarı Özdemir, diyette süreci kolaylaştırmak ve doğru beslenmeyi sağlamak için diyet yapanlara şu altın kuralları uygulamalarını öneriyor;
“Bireylerin sağlıklı beslenebilmesi için bazı kurallar var. Herkesin ortak uyması gerektiği sağlıklı beslenme kuralları bunlar. Bunların ilk sırasında su tüketimi geliyor. Özellikle kişilerin çok aksattığı bir durum bu. Şuan da kış aylarında olduğumuz için su tüketme ihtiyacımız da çok yüksek değil. Yaz aylarında hava sıcaklığı ile beraber ihtiyacımız arttığı için tüketme konusunda çok sıkıntı yaşamıyoruz ama kış aylarında susama ihtiyacı hissetmediğimiz için günlük içmemiz gereken su miktarını çok fazla düşürebiliyoruz. Normalde bir bireyin içmesi gereken su miktarı tamamen kilosu ile bağlantılı. Kişinin kilosu kaçsa bunun 30’u ile çarpıldığı zaman çıkan sonuç kişinin içmesi gereken su miktarını veriyor. Mesela 70 kilo bir bireyin içmesi gereken su miktarı ortalama 2 litre kadar. Kişi spor yapıyorsa bu su miktarı terle birlikte attığı su miktarı fazla olduğu için artırılması gerekiyor.
Öğün atlamamak çok önemli. Bireylerin vakitleri olmadığı için, yoğun iş ve ders temposu ile birlikte öğün saatlerinde aksama yaşayabiliyorlar. Özellikle ara öğün tüketimi çok aksatılan bir durum. Ana öğünler bir şekilde halledilse bile ara öğünlere çok fazla dikkat edilmiyor. Çantanızda taşıyabileceğiniz küçük atıştırmalıklar kesinlikle bulundurmanız gerekiyor. Gün içerisinde ara öğün yapmadığınız zaman kan şekeriniz daha fazla düştüğü için açlık daha fazla oluyor ve bu sefer ana öğündeki porsiyonlar kontrol edilemiyor. Bitki çayı tüketimi önemli.
Türk kültüründe siyah çay ve kahve tüketimi çok fazla yer aldığı için bitki tüketimine çok fazla yer veremeyebiliyoruz. Özellikle herhangi bir sağlık probleminiz yoksa hem bağışıklık güçlendirdiği için hem de metabolizmayı hızlandırdığı için öneriyoruz. Onun dışında kış aylarında bağışıklık güçlendirmek için kuşburnu, ıhlamur gibi bitki çaylarını öncelikli şekilde öneriyoruz. Bireylerin ödem problemi varsa kiraz sapı, mısır püskülü gibi çayların tüketimini destekliyoruz. Problemlere göre bitki çayı tüketimini öneriyoruz.
Yapılması gerekenler içerisinde aktivite var. Günümüzde çok sık araç kullanıldığı ya da toplu taşıma aracı kullanıldığı için hareketlerimiz çok kısıtlı kalıyor. Bu da aktivitemizi minimum seviyeye indirmemize sebep oluyor. Kış aylarında spor salonları çok kalabalık olduğu için tercih edilmeyebiliyor ama evde bile olsa yapabileceğiniz aktiviteler bulmalısınız. Dışarı çıkmak istemiyorsanız evde spor yapabileceğiniz çok sayıda alternatif var. Spor aleti olması dahi internetten bulacağınız videolarla evde spor yapabilirsiniz. Aktivitelerin hayatımızda yer alması gerekiyor bu da önemli kurallardan bir tanesi.
Diyet sürecinde protein tüketimine dikkat etmeliyiz. Bazen öğünler planlandığında proteinlere çok fazla yer verilmiyor. Bireyleri uzun süre tok tutacak öğün protein ağırlıklı öğünlerdir. Kahvaltılarda yumurta peynir gibi proteini yüksek öğünler, ana öğünlerde tavuk, kırmızı et ya da balık gibi öğün takviye etmek ara öğünlerde ise protein değeri yüksek süt ürünleri tüketmekte fayda var. Bu tokluk sürenizi uzatacağı için diyet sürecinizi daha kolay geçirmenize yardımcı olacaktır. Süt ürünleri hem protein açısından hem de kalsiyum açısından faydalanmak gerekiyor. Çünkü bayanlarda ilerleyen yaşlarda kemik erimesi çok sık görüldüğü için mutlaka gün içerisinde birkaç porsiyon süt ürünlerine yer vermemiz gerekiyor.
Probiyotik tüketimi de çok önemli. Çoğu danışanımda bağırsak sıkıntısı çok sık yaşanabiliyor sindirim sürecinde. Yaşadığımız bağırsak problemlerini çözmenin en kolay yolu probiyotik desteği. Hem bağışıklık güçlendiriyor hem de metabolizmayı hızlandırıyor. Bağırsak çalışmasını düzenliyor. En güzel probiyotik kefir. Doğal probiyotik. Evde mayalanması biraz zor ama markaların probiyorit yoğurtları marketlerde satılıyor. Artık bütün eczanelerde ve marketlerde probiyotik yoğurt mayaları satılıyor. Evde mayaladığınız yoğurdu da probiyotik yoğurda çevirebilirsiniz. Fermante ürünlerin çoğu probiyoriktir. Turşu da aynı şekilde. Bireyin tansiyon ya da ödem gibi bir problemi yoksa turşu tüketiminde bir sakınca yok.
Lifli besinleri de tüketmek diyet sürecinde çok önemli. Özellikle tahıllı ürünlerden destek almalıyız ki hem tok tutsun hem de posa miktarı artsın. Tahıllı unlardan yapılmış ekmekleri tercih etmemiz gerekiyor. Pirinç, beyaz un gibi daha çabuk kana karışan ve şekeri yükselten ürünlerin dışında bulgur ve kepekli pirinç gibi daha çok tahıllı ürünlere diyette yer vermemiz tokluk süresini uzatacağı için diyet sürecini daha rahat geçirmemize yardımcı olacaktır.”
